İki Kızının Önünde Eski Eşinin İş Yerini Bastı

Esenyurt’ta kıskançlık krizi yaşayan bir adam, iki küçük kızını da alıp eski eşinin işyerini bastı; çocukların gözü önünde kapıyı yangın tüpüyle kırmaya uğraştı

İstanbul Esenyurt’ta, iki yıl önce boşandığı eşine olan öfkesini kalıcı kılmak isteyen bir adam, küçük kızlarını da yanına alarak eski eşinin çalıştığı güzellik merkezinin kapısını yıkmaya kalktı. Olay, 24 Nisan Çarşamba günü Mevlana Mahallesi’ndeki iş yerinin önünde yaşandı. Güzellik merkezinde müşteri kabulüne hazırlanan çalışanlar, dışarıda beliren tanıdık bir silueti fark etti. İddiaya göre zanlı U.T. (38), boşandığı eşinin iş yerine gelip kapıyı çaldı; içeriden açılmayınca elindeki yangın tüpünü kapıya vurarak kırmaya çalıştı. Bu esnada iki küçük kızı—7 yaşındaki E. ve 5 yaşındaki D.—annelerinin panikle izlediği korku dolu sahneyi uzaktan seyretti. O anlar, iş yerinin güvenlik kameralarına yansıdı. Kapının hasar görmesi üzerine içeridekiler polisi aradı. Olay yerine gelen ekipler, U.T.’yi kısa sürede etkisiz hale getirip gözaltına aldı. Kızlarını yanından ayırarak korumaya alan polis, iş yeri sahibine de “uzaklaştırma kararı” çıkarılması için tutanak tuttu. Eski eş S.Y. (35), “Kapıyı açmayınca yangın tüpüyle vurmaya başladı, ‘Seni öldüreceğim’ diye bağırdı. Bütün bunları iki kızımın gözü önünde yaptı. 30 günlük uzaklaştırma kararı verildi; ancak adam hâlâ etrafımızda dolaşıyor” dedi. Boşanmanın ardından U.T.’nin iki yıldır eski eşini taciz mesajları, telefon aramaları ve uzaktan takip ile yıldırmaya çalıştığı, defalarca şikâyet edilmesine rağmen yeterli koruma önlemi alınmadığı ifade ediliyor. S.Y., “Her an iş yerime, evime gelebileceğinden korkuyorum. Çocuklarımın psikolojisi bozuldu. Acil kalıcı koruma ve ceza talep ediyorum” diye konuştu. Cumhuriyet Savcılığı, “konut dokunulmazlığını ihlal,” “tehdit” ve “çocuklar önünde aile birliğini bozma” suçlamalarıyla soruşturma başlattı. Zanlı U.T., çıkarıldığı Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 30 gün adli kontrol ve eski eşine yaklaşmama şartıyla salıverildi. Mahkeme, olayın kundaklama veya ağır yaralama boyutuna evrilme riski görülmediği gerekçesiyle tutuklama talebini reddetti. Uzmanlar, aile içi şiddet ve takibi önlemede uzaklaştırma kararlarının tek başına yeterli olmadığını; elektronik kelepçe, psikolojik destek, sosyal hizmet müdahalesi gibi ek tedbirlerin zorunlu olduğunu vurguluyor. İstanbul Aile Mahkemeleri’nde görülen benzer davalarda, failin rehabilitasyonu ve mağdurun korunması için çok yönlü bir güvenlik ağı öneriliyor. Bu olay, İstanbul’da kadın istismarı ve aile içi şiddetle mücadeledeki eksiklikleri bir kez daha gözler önüne serdi. Sivil toplum kuruluşları, uzaklaştırma kararlarının ihlal takibinin sıkılaştırılması, mağdura acil barınma desteği ve psikososyal yardım sağlanması çağrısında bulunuyor. Çocukların güvenliği için de uzman gözetiminde travma terapileri öneriliyor.